19 Aralık 2014 Cuma

Çağrı: Tüm Dünya Türkleri, Dernek, Kuruluş ve mensuplarına., Sefa M. Yürükel (Lahey-Kasım 2014)

Çağrı: Tüm Dünya Türkleri,  Dernek, Kuruluş ve mensuplarına.
Sefa  M. Yürükel (Lahey-Kasım 2014)
Ermeni Konusunda 2015 Anavatan Savunması için Görüş ve Eylem Takvimi Önerisi:
Bilindiği gibi 1. Dünya Savaşı sırasında gelişen ve 1915 yılında kendi vatanına ve milletine karşı düşman saflarında veya duşmanla işbirliği yaprak her türlü ihanet içerisinde olan Batı ve Çarlık Rusyası destekli Ermeni Hıncak ve Taşnak örgütlenmesi ve eylemlerine karşı, bir tür zorunlu savaş önlemi olarak, isyancı ermeniler ve destekçileride dahil: İç, Doğu, Güney ve bazı Batı ve Karadeniz Anadolu illerindende dahil olmak üzere zorunlu geçici ikamet amacıyla, Musuldan ve Lübnana kadar olan Osmanlı toprakları içerisinde kurulan yerleşkelere, gerekli zarururi önlemlerde elden geldiğince alınarak tehcir edilmişlerdir. Bu durum içteki düşman ve düşman işbirlikçisi faliyetlere karşı önlem olduğu gibi, aynı zamanda vatanına karşı yaygın ihanet içersinde olan ermeni etnik gurubuna mensup  ahalininde zarar görmesini engellemiş ve hayatını kurtarmıştır. Aynı zamanda bu durum Anadoluda İmparatorluğun çeşitli bölgelerinden zorunlu olarak gelen, savaş ve soykırımdan kaçan Türk ve diğer müslüman halklar içinde güvenilir bir bölge yaratma olanağını sağlamıştır. Zaten M.K. Atatürkte bu güvenilir bölgeye sığınmış, Amasya, Erzurum ve Sivasta kongreler yapmış, Kuvayı Milliye teşkilatları bu bölgelerde eğitilmiş,  Ankarada Meclisi kurarak Kurtuluş Savaşını bu güvenilir bölgeden başlatmış ve zafere ulaştırmıştır. Haklı ve uluslararası hukukada uygun olan bu Tehcir kararı Türk Milletinin kurtuluşunu sağladığı gibi içte barışıda sağlamıştır.
Tehcir kararı ile Ermeni etnik grubuna mensup olan ahalininde Emperyalist destekli icraatlarına bir son verilmiş ve  onlarında Irak, Suriye ve Lübnan ekseninde zorunlu ve geçici ikamet e tabi tutularak meydana gelebilecek intikam ve diğer istenmiyen saldırılardanda kurtarılmasını sağlamıştır. Alınan tehcir kararı ve uygulaması, dünya savaş tarihinin en insanı uygulamasıdır. İhanet içersinde olan kim olursa olsun savaş kuralları içersinde ölümle cezalandırılırken, Türkler kendi savaş geleneklerini uyguluyarak bir milleti ölüme mahkum etmemiş onları savaş koşulları değişene kadar ceza ve tedbir olarak geçici bir zorunlu ikamete mahkum etmiştir. Daha sonrada koşullar değişince geri dönüş kararı çıkararak tekrar Ermeni kökenli grubun mensuplarına ayrıldıkları yerlere geri dönme ve taşınmaz mallarını geri alma hakkı tanınmıştır.  Bu anlamda alınan tehcir kararı zorunlu yer değiştirmedir. Soykırım asla değildir. Zaten Nürmberg Mahkemesinede gelen ve Türkleri Soykırım yapmakla suçlayan bu Ermeni önerisi kabul görmemiş, Maltadaki bu konuda yapılan yargılamardada 150 Osmanlı lideri suçsuz bulunmuş ve en son Doğu Perinçekle ilgili  Ermeni Soykırımı Emperyalist bir Yalandır konusunu işleyen ve bu konuda Fransa ve İsviçrenin karşı tavrını eleştirerek mahkum edilmeye çalışılan davada Avrupa İnsan Hakları Mahkemeside aldığı  kararındada aynı vurguyu yapmıştır. Yani hiç bir hukuki merci  aldğı kararda bu soykırım diyememiştir.  Türkler aleyhine alınan Parlemento veya buna benzer kararlarda esas olarak ulusararası hukuka ve  konuyla ilgili Birleşmiş Milletler 1948 Sözleşmesine aykırıdır. Bu konuda var olan  belgeler ve bilgiler Türk Milletinin lehinedir. Bu konuda bir tereddüt yoktur. Bu konuda alınan Hukuksuz kararlar Emperyalist amaçlıdır. Bu kararlara karşı bu yüzden hukuk ekseninde mücadele edildiği gibi siyasi olarakta mücadele edilmelidir. Çünkü kararlar siyasidir. Uluslararası hukuku ve Türkiyeyi alınan siyasi kararlar bağlamaz.
1915 Olayları konusunda kısaca bu çerçeveyi çizdikten sonra Batı destekli Ermeni örgütlerinin ve Ermenistanın hukuk tanımayan iddaları ve faliyetleri 1915 den sonrada kesilmemiş  ve aldıkları emperyalist destekle katmerli bir şekilde, çıkardıkları kitaplar, diğer çeşitli yayınlar, terörist faliyetlerle devam etmiştir. Tehcir kararını alan Türk devlet büyükleri ve yıllar sonrada Türk diplomatları  ermeni Taşnak ve Hıncaklarının uzantısı olan ASALA vs. gibi terörist örgütlerin saldırılarında şehit edilmişlerdir. Bunun dışında, Sovyetler birliğinin dağılması sırasında Ermenistan, Azerbaycan Cumhuriyetinin Karabağ bölgesini işgal etmiş ve orada bulunan Azerbaycan Türklerine karşı Soykırım, İnsanlık Suçu, Savaş suçu işlemiştir.
Emperyalistlerce desteklenen ermeni örgütlenmeleri, kendi tabirleri ile Tanıtma, Tazminat ve Toprak talepleride dahil olmak üzere bir dizi taleplerinden vazgeçmeyerek hem Azerbaycan, hem Gürcistan ve Türkiyedende toprak istemektedirler. Bunun mümkün olmadığını onları destekleyen güçlerde bilmektedir. Fakat geçmişten bugüne gelen Emperyalist Doğu projeleri gereği ve  BOP eksenindeki yeni emperyalist emellerinden dolayıda, Kürt konusu gibi bu konuyuda kaşımaktadırlar. 1915 Ermeni tehcirini soykırım yapılmış gibi göstermek için tehcirin 100. yılı bahanesi ile Emperyalist devletlerle ve işbirlikçilerle birlikte büyük eylemlere hazırlanmaktadırlar.
Biz Türkler olarakta 1915 de alınan haklı tehcir kararını sadece savunmak için değil aynı zamanda 1. Dünya savaşı ve daha sonraki sıralardaki Ermeni örgütlerinin Emperyalistlerin planlarına uygun olarak Anadolu da, Karabağ daki işledikleri soykırım ve insanlık suçlarını ortaya çıkarmak ve bu suçları dünyaya duyurmak, kamuoylarını etkilemek, yönlendirmek ve ermenilerin yaptığı terörist faliyetlerde kaybettiğimiz lider ve diplomatlarımıza sahip çıkmak için bilgiye ve belgeye dayanan eylemsel taarruz  stratejisi ve politikası izlemeliyiz.
2015 yılını Anavatanı savunmak için Tehciri savunma ve emperyalizm destekli ermeni örgütlerinin 1915 de Anadoluda ve Kafkasyada, 1992 dede Karabağdaki  Türk ve Müslüman halklara karşı soykırım yaptığını anlatmak ve bununla beraber Ermeni terör örgütleri tarafından şehit edilen Türk lider ve diplomatlarını anmak ve onlara sahip çıktığımızı göstermek ve dünya kamuoyunu bu amaçlarla etkilemek, yönlendirmek  ve etkinlikleri bir takvime bağlamak için  benim bu konudaki önerilerim kısaca şunlardır:
1.         2015 Türkler için, 1914-15 ve 1992 yılında Emeryalist destekli Ermenilerin, Anadolu ve Karabağda yaptıkları Türk ve Müslüman soykırımlarını anlatmak için taarruz stratejisi geliştirmek olmalıdır.
2.         Taarruz stratejisi ve eylemliliği, Rus, Osmanlı, Fransız, Ingiliz, ABD, Alman ve diğer bilgi ve belgelere dayalı olarak Anavatan savunması ekseninde yapılmalıdır.
3.         28. Ocakta Strazburgda İnsan Hakları Mahkemesinde; Fransa, İsviçre, Ermenistan ve Ermeni örgütlerinin müdahil olarak yer alacağı ve bizim için lehimze ve büyük kazanç sayılan Doğu Perinçekin Ermeni Soykırımı Emperyalist bir yalandır konusunda daha önce aldığı önemli kararın temyizi ile beraber yapılacak olan duruşmada bizim merkezi olarak koordine edilip bütün dünyadan uçak ve otobüslerle giderek Mahkeme önünde olmamız gerekiyor. Davamızın arkasında olduğumuzu perçinliyerek bu anlamda Doğu Perinçek in savunmasında (esasında bir karşı taarruzdu) bizim lehimize olan tutumunu desteklememiz ve sahip çıktığımızın gösterilmesi gerekiyor. Ve acilen Sn. Doğu Perinçek in davada savunma yapabilmesi içinde yurtdışı çıkış yasağının hemen kaldırılması için T.C. Hükümetine çağrı yapılması ve bu konuda  mücadele edilmesi gerekiyor.
4.         28. Ocakta Strazburga gelemiyenler ise (Özellikle İskandinavya, Rusya, Türkiye , Azerbaycan ve Türki Cumhuriyetler , ABD, Kanada ve Avusturalya  vd. yerlerdekiler) bulundukları ülkelerdeki: Fransa, Ermenistan ve İsviçre Büyükelçilikleri ve diplomatik misyonlarının önünde protesto gösterisi düzenlemeli ve kapılarına siyah çelenk bırakmalıdır.
5.         Konuya ilişkin olarak 1914-1915 ve 19118-1920 yılları arasında yapılan Anadoludaki Türk ve diğer müslüman ahaliye yapılan soykırımlar ve 1992 yılında Karabağda ( v.d. bölgelerde özellikle  Türkmeneli, Ege adaları, Kıbrıs, Yunanistan ve Balkanlar vb. gibi bölgelerde dahil olmak üzere )Türklere yapılan soykırımlarla ilgili ortak anma yapmak için bir gün belirlenmeli ve bu günü tarihte ve günümüzdeTürklere yapılan Soykırımlara ilişkin olarak TÜRKLERE SOYKIRIM günü ilan edilmelidir. Benim önerim Talat Paşanın Berlinde Şehit edildiği 15. Mart günü buna uygundur.
6.         Ermeni örgütleri ve Emperyalistlerin siyasi ve fiili destekleriyle yapılan soykırımlarla ve insanlik suclarıyla  ilgili sorumluların tespit edilmesi ve tazminat anlamındada ve hukukende cezalandırılması için dosyalar hazırlanmalı ve gerekli mercilere bu konuda baş vurulmalıdır. Çünkü bir çok mağdur ve yakını bu konuda bilgisiz ve devletin ilgisizliğinden dolayı bu konuya eğilmemiştir. Bu yüzdende bu yakıcı  konu sanki kapanmıştır. Biz bu konunun kapanmadığını belgeler ile ortaya koyarak gerekli hukuk mücadelesini yapmalıyız ve dünya kamu oyunuda, yayınlar,  konferans, toplantı, gösteriler ve sergilerle etkiliyerek yanımıza çekmeliyiz.
7.         Ermeni terör örgütleri tarafından şehit edilen Azerbaycan ve Türkiye diplomat ve devlet adamları vuruldukları yerlerde ve günde toplu katılımlarla anılmalı ve şehit edildikleri yerlere birer prinçten, tunçtan yada mermerden anıt yada şilt dikilmelidir. Mezarları  ve vuruldukları yerler ziyaret edilmelidir. Ibadethanelerde  şehitlerin gıyaplarında mevlit okunmalıdır.
8.         Şehit edilen diplomatlarla ilgili dava dosyalarının açılması sağlanmalı ve müdahil olunmalıdır.
9.         Taarruz stratejisi gereği,  25-26 Şubatta Karabağ Türk soykırımı ile ilgili Ermenistan Büyükelçilikleri ve diğer misyonları önünde protesto gösterileri düzenlemeli, Büyükelçiliklere ve Konsolosluklara siyah çelenk bırakılmalıdır. Bu münasabetle Azerbaycan Büyükelçliklerine ve diplomatik misyonluklarınada kitlesel taziye ziyaretleri yapılmalıdır.
10.       Eylem yılı dolayısı ile vuruldukları gün dışındada  1. Mart 2015 tarihinde tüm şehit edilen Türk Devlet Büyüklerinin ve diplomatlarının vurulduğu yerlere çelenkler ve karanfiller bırakmalı ve bu konuda kitlesellik sağlanmalıdır.
11.       15. Martta  Talat Paşanın ve Dr. Bahattin Şakir ve Azmi Beylerin Berlinde  Vuruldukları yerlerden başlayan ve Avrupa çapında Berlin Merkezinde  kitlesel bir Miting yapılmalıdır.  Berlin Türk Şehitliğindeki mezarları kitlesel olarak ziyaret edilmeli. Tehcir savunulmalı ve Anavatanın haklı davasına sahip çıktığımız yaygın  Medya aracıyla dünyaya ilan edilmelidir.
12.       24. ve 25. Nisan günleri, Ermeni örgütlerinin eylem yapacağı  Türk Büyükelçilikleri ve diplomatik misyonları önünde kitlesel değişimli nöbet tutulmalı ve Dünyaya biz buradayız ve Anavatanı savunuyoruz denilmelidir.
13.       Tüm eylemliliklerde kitleselliğe önem verilmeli aynı zamanda medyada (sosyal, yerel ve uluslararası medyada) kendi fikir ve eylemimizin yer bulması için çalışacak ve görev alacak, bulundukları ülkeye göre iyi dil bilen 2015 yılı için bir ekip kurulmalıdır.
14.       Taarruz strajesi ve politikamızla ilgili olarak çeşitli dillerde sosyal medya ağları açmalı ve etkili olarak kullanılmalıdır.
15.       Eylemlilikler Türk Devletlerindeki, Rusya, Avrupa, Asya, Amerika , Afrika ve Avusturalyadaki Türkler tarafından ortak olarak koordine edilmelidir.
16.       Diğer milletlerden sivil toplum örgütleri, bölgelerdeki belediye meclisleri ve milli meclisler ziyaret edilemeli ve bizim fikrimiz hem yazılı hemde sözlü olarak ilgililere beyan edilmelidir.
17.       Medya ile ilişki kurup eylemlerimizin  etkinliğinin artırılması sağlanmalı ve özellikle Türk olmayan medyada yer alınması sağlanmalıdır.
18.       Yabancı medyada mümkün olduğunca konuya hakim kişilerin mülakat vermesi için çalışılmalıdır.
19.       Eylemlerde bulunduğumuz ülkelerde hukuk, siyaset, medya, toplantı, miting, örgütlenme ve eylemler için   guruplar oluşturulmalıdır.
20.       1915 olayları ve 1992 Karabağ soykırımları, Ermeni tehciri ile igili Türklere ve ayrıcada diğer milletlere yönelik hızlandırılmış belge ve bilgiler ışığında eğitimden geçen gruplar teşekkül edilmelidir. Yani 20 şer kişilik gruplara eğitim verilmeli ve her bölgede  bilgiye dayanan kalıcı bir potansiyel yaratılmalıdır. Bu konuda kitlemiz bu eğitimden geçenler sayesinde hızla bilinçledirimelidir.
21.       Bu çalışmalarda milli olmak tek şart olmalıdır. Mitinglerde ve etkinliklerde Türk, Azerbaycan vb. benzer bayrakların dışında bayrak olmamalı ve sloganlarda ve pankartlarda  önceden belirlenerek bu konularda ağız birliği yapılmalıdır.  Tabiki afişlerde düzenliyenlerin ve destekçi kuruluşların adları yer almalıdır. Ama sadece afiş ve bildirilerde bu yer almalıdır. Mitinglere değil. Ayrıca konu milli olduğu için her hangi bir siyasi yada sosyal grup bu konuda diğerinin önünde tutulmamalı buna kesinlikle müsade edilmemelidir. Konuşmacılar dikkatle seçilmeli ve herkese hitap eden olmalıdır. Buralarda güvenebileceğimiz sınanmış Türk olmayan konuşmacılara özellikle yer verilmelidir.
22.       Kitleselliğe önem verilmeli kendisini milli sayan hiç bir kuruluş ve şahıs dışlanmamalıdır. Bu konuda bizim dışımızdaki milletlerden dostlarında katılım sağlanmalıdır.
23.       Yapılacak faliyetlerle ilgili olarak, kişilerden ve kurumlardan, ticaret mensuplarından bağış toplanmalıdır. Bu konuda bir banka hesabı açılmalıdır.
24.       En son önerim ise, Avrupada bu konuda 2015 yılı için hem bulunduğumuz bölgelerle hemde diğer ülkelerde ortak anlık hareketleride sağlamak ve iyi etki yaratabilmek için merkezi bir sekreterya oluşturulmaldir.  Bunun Almanyada olması Türkler için hem merkezi olması dolayısı ile hemde yoğun türk nüfusu olması nedeniyle büyük bir avantaj sağlıyacaktır.
25.       Tüm bu önerileri  Avrupa, Rusya, ABD ve Kanada, Avusturalya daki ve diğer Türk devletlerindeki Türklerde kendi bulundukları bölgelerde gerçekleştirilmesi konusu çok acil bir konu olarak ele alınarak örgütlenmelidir.
26. 2015 için  Aylara yayılan bir plan üzerinde çalışılmalıdır.
Görüş ve fikirlerinizi aşşağıdaki eposta adresime yazabilir ve telefonla iletişim kurabilirsiniz.
Türk Milletinin Değerli fertleri ve örgütlenmeleri bu konuda acil kararlar alıp eylem hazırlıklarına başlamalı ve Türkler Ocak 2015 den itibaren karşı taarruz hareketini başlatmalıdır.
Bu önerimi mümkün olduğu kadar Türk Dünyası iletişim ağlarında yaygınlaşmasını önemle rica ederim.
Saygılar,selamlar, iyi çalışmalar, başarılar…...
Sefa M. Yürükel
Lahey Türklere Soykırımları Araştırmalar Vakfı Başkanı
Soykırım ve Terrorizm Araştırmacısı
Sosyal Antropolog ve Etnograf
sefamyurukel65@gmail.com
tel. 0031 634371012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder